dayanmak
O, acıya zar zor dayanabiliyor!
suportar
Ela mal consegue suportar a dor!
yazmak
Sanatçılar tüm duvarın üzerine yazdılar.
escrever por toda parte
Os artistas escreveram por toda a parede.
sarkmak
Damdan buz sarkıtları sarkıyor.
pendurar
Estalactites pendem do telhado.
aşina olmak
Elektrikle aşina değil.
estar familiarizado
Ela não está familiarizada com eletricidade.