çıkarmak
Çayda şekeri çıkarabilirsin.
izpustiti
V čaju lahko izpustite sladkor.
dinlemek
Hamile eşinin karnını dinlemeyi sever.
poslušati
Rad posluša trebuh svoje noseče žene.
bırakmak
Tutamazsan kavramayı bırakmamalısın!
spustiti
Ne smeš spustiti ročaja!
cesaret etmek
Suya atlamaya cesaret edemiyorum.
upati si
Ne upam skočiti v vodo.