konuşma yapmak
Politikacı birçok öğrencinin önünde konuşma yapıyor.
נותן דבר
הפוליטיקאי נותן דבר בפני הרבה סטודנטים.
tamamlamak
Puzzle‘ı tamamlayabilir misin?
להשלים
אתה יכול להשלים את הפאזל?
bağlamak
Bu köprü iki mahalleyi bağlıyor.
מחבר
הגשר הזה מחבר שני שכונות.
ayrılmak
Tatil misafirlerimiz dün ayrıldı.
יצאו
אורחינו החופשיים יצאו אתמול.