Ordforråd
Lær verb – Turkish
üstlenmek
Birçok yolculuk üstlendim.
påta seg
Eg har påtatt meg mange reiser.
bildirmek
Skandalı arkadaşına bildiriyor.
melde
Ho melder skandalen til venninna si.
ait olmak
Eşim bana aittir.
tilhøyre
Kona mi tilhøyrer meg.
zarar görmek
Kazada iki araba zarar gördü.
skade
To bilar vart skadde i ulykka.
getirmek
Pizza teslimatçısı pizzayı getiriyor.
levere
Pizzabudet leverer pizzaen.
açıklamak
Dedem torununa dünyayı açıklıyor.
forklare
Bestefar forklarer verda til barnebarnet sitt.
uzaklaşmak
Arabasıyla uzaklaşıyor.
køyre vekk
Ho køyrer vekk i bilen sin.
yalan söylemek
Bir şey satmak istediğinde sık sık yalan söyler.
lyge
Han lyg ofte når han vil selje noko.
güvenmek
Hepimiz birbirimize güveniyoruz.
stole på
Vi stolar alle på kvarandre.
yanında gelmek
Seninle yanında gelebilir miyim?
bli med
Kan eg bli med deg?
geçmek
İkisi birbirinin yanından geçer.
passere
Dei to passerer kvarandre.