لغتونه

فعلونه زده کړئ – Turkish

cms/verbs-webp/28581084.webp
sarkmak
Damdan buz sarkıtları sarkıyor.
پېښل
دلته یوه پیښه پېښ شوې دی.
cms/verbs-webp/118596482.webp
aramak
Sonbaharda mantar ararım.
لټول
زه په واکمنۍ کې د مټرګونو لپاره لټم.
cms/verbs-webp/59250506.webp
teklif etmek
Çiçekleri sulamayı teklif etti.
ورکول
هغه ورکړه چې ګلونه اوبه چاپاره کړي.
cms/verbs-webp/124750721.webp
imzalamak
Lütfen buraya imzalayın!
لاس لیکل
لطفاً دلته لاس لیکه!
cms/verbs-webp/105854154.webp
sınırlamak
Çitler özgürlüğümüzü sınırlar.
محدودول
د سرحدونو زموږ آزادی محدودولی.
cms/verbs-webp/46565207.webp
hazırlamak
Ona büyük bir sevinç hazırladı.
غونډل
هغه د هغو ستونزو لپاره خوږه خوشی غونډلی.
cms/verbs-webp/121928809.webp
güçlendirmek
Jimnastik kasları güçlendirir.
قویول
ځمکې دعضلاتونو قویولي.
cms/verbs-webp/49853662.webp
yazmak
Sanatçılar tüm duvarın üzerine yazdılar.
لیکل
هنرمندانو د بشپړې دیوار پورې لیکلی دي.
cms/verbs-webp/92384853.webp
uygun olmak
Yol bisikletçiler için uygun değil.
سزاوار دی
دا لار د سایکلیستانو لپاره سزاوار نه دی.
cms/verbs-webp/108520089.webp
içermek
Balık, peynir ve süt çok protein içerir.
حاوی لرل
ماهی، پنیر او شیدې ډېره پروټین حاوی دي.
cms/verbs-webp/119613462.webp
beklemek
Kız kardeşim bir çocuk bekliyor.
توقع کول
زما خور له یوې ماشوم توقع کوي.
cms/verbs-webp/106725666.webp
kontrol etmek
Kimin orada yaşadığını kontrol ediyor.
چک کول
هغه چک کوي چې څوک دلته ژوندی دی.