Konuşma Kılavuzu

tr bir şey arzu etmek   »   ko 뭘 하고 싶어요

70 [yetmiş]

bir şey arzu etmek

bir şey arzu etmek

70 [일흔]

70 [ilheun]

뭘 하고 싶어요

[mwol hago sip-eoyo]

Çeviriyi nasıl görmek istediğinizi seçin:   
Türkçe Korece Oyna Daha
Sigara içmek istiyor musunuz? 담-를---- 싶-요? 담배를 피우고 싶어요? 담-를 피-고 싶-요- ------------ 담배를 피우고 싶어요? 0
d-m---l-u- -iugo-sip--o--? dambaeleul piugo sip-eoyo? d-m-a-l-u- p-u-o s-p-e-y-? -------------------------- dambaeleul piugo sip-eoyo?
Dans etmek istiyor musunuz? 춤을 -- --요? 춤을 추고 싶어요? 춤- 추- 싶-요- ---------- 춤을 추고 싶어요? 0
ch------ ---go ----e---? chum-eul chugo sip-eoyo? c-u---u- c-u-o s-p-e-y-? ------------------------ chum-eul chugo sip-eoyo?
Gezmeye gitmek istiyor musunuz? 산---하----요? 산책을 하고 싶어요? 산-을 하- 싶-요- ----------- 산책을 하고 싶어요? 0
s-n-h-----u--h--- -i----y-? sanchaeg-eul hago sip-eoyo? s-n-h-e---u- h-g- s-p-e-y-? --------------------------- sanchaeg-eul hago sip-eoyo?
Sigara içmek istiyorum. 저는--배- --고--어요. 저는 담배를 피우고 싶어요. 저- 담-를 피-고 싶-요- --------------- 저는 담배를 피우고 싶어요. 0
jeo--u- -amb-el-u--pi----si--eoy-. jeoneun dambaeleul piugo sip-eoyo. j-o-e-n d-m-a-l-u- p-u-o s-p-e-y-. ---------------------------------- jeoneun dambaeleul piugo sip-eoyo.
Bir sigara ister misin? 담배- 피우- 싶--? 담배를 피우고 싶어요? 담-를 피-고 싶-요- ------------ 담배를 피우고 싶어요? 0
d-mba--e-l pi--o--i----yo? dambaeleul piugo sip-eoyo? d-m-a-l-u- p-u-o s-p-e-y-? -------------------------- dambaeleul piugo sip-eoyo?
O (erkek) ateş istiyor. 그--불을 원--. 그는 불을 원해요. 그- 불- 원-요- ---------- 그는 불을 원해요. 0
geun--n --l--ul-wo-ha-yo. geuneun bul-eul wonhaeyo. g-u-e-n b-l-e-l w-n-a-y-. ------------------------- geuneun bul-eul wonhaeyo.
Bir şey içmek istiyorum. 저--- 마시고-싶어-. 저는 뭘 마시고 싶어요. 저- 뭘 마-고 싶-요- ------------- 저는 뭘 마시고 싶어요. 0
jeo--u- -wol--as--o--ip-e--o. jeoneun mwol masigo sip-eoyo. j-o-e-n m-o- m-s-g- s-p-e-y-. ----------------------------- jeoneun mwol masigo sip-eoyo.
Birşey yemek istiyorum. 저는-뭘-먹- ---. 저는 뭘 먹고 싶어요. 저- 뭘 먹- 싶-요- ------------ 저는 뭘 먹고 싶어요. 0
je-n-u--mw-l-----g--si--eoyo. jeoneun mwol meoggo sip-eoyo. j-o-e-n m-o- m-o-g- s-p-e-y-. ----------------------------- jeoneun mwol meoggo sip-eoyo.
Biraz dinlenmek istiyorum. 저------- --요. 저는 조금 쉬고 싶어요. 저- 조- 쉬- 싶-요- ------------- 저는 조금 쉬고 싶어요. 0
j-oneun j-g--m-swig---i----y-. jeoneun jogeum swigo sip-eoyo. j-o-e-n j-g-u- s-i-o s-p-e-y-. ------------------------------ jeoneun jogeum swigo sip-eoyo.
Size bir şey sormak istiyorum. 저- 당신에게-뭘----고-싶어요. 저는 당신에게 뭘 물어보고 싶어요. 저- 당-에- 뭘 물-보- 싶-요- ------------------- 저는 당신에게 뭘 물어보고 싶어요. 0
j-oneun -a--sin-----m-o- mul-eo--go--ip----o. jeoneun dangsin-ege mwol mul-eobogo sip-eoyo. j-o-e-n d-n-s-n-e-e m-o- m-l-e-b-g- s-p-e-y-. --------------------------------------------- jeoneun dangsin-ege mwol mul-eobogo sip-eoyo.
Sizden bir şey rica etmek istiyorum. 저- -신에게 뭘----고----. 저는 당신에게 뭘 부탁하고 싶어요. 저- 당-에- 뭘 부-하- 싶-요- ------------------- 저는 당신에게 뭘 부탁하고 싶어요. 0
jeo-eu--dangsin--g- mwol -u-a----o---p-eoy-. jeoneun dangsin-ege mwol butaghago sip-eoyo. j-o-e-n d-n-s-n-e-e m-o- b-t-g-a-o s-p-e-y-. -------------------------------------------- jeoneun dangsin-ege mwol butaghago sip-eoyo.
Sizi bir şeye davet etmek istiyorum. 저는----게-뭘-대-하고 싶-요. 저는 당신에게 뭘 대접하고 싶어요. 저- 당-에- 뭘 대-하- 싶-요- ------------------- 저는 당신에게 뭘 대접하고 싶어요. 0
je-neun-da--sin-e-e m-o- ---j-o-h-g----------. jeoneun dangsin-ege mwol daejeobhago sip-eoyo. j-o-e-n d-n-s-n-e-e m-o- d-e-e-b-a-o s-p-e-y-. ---------------------------------------------- jeoneun dangsin-ege mwol daejeobhago sip-eoyo.
Ne istiyorsunuz lütfen? 뭘 마----어요? 뭘 마시고 싶어요? 뭘 마-고 싶-요- ---------- 뭘 마시고 싶어요? 0
mw-----sig--s-p-e---? mwol masigo sip-eoyo? m-o- m-s-g- s-p-e-y-? --------------------- mwol masigo sip-eoyo?
Bir kahve ister misiniz? 커피- 마시----요? 커피를 마시고 싶어요? 커-를 마-고 싶-요- ------------ 커피를 마시고 싶어요? 0
keo-i------a---o s---eo--? keopileul masigo sip-eoyo? k-o-i-e-l m-s-g- s-p-e-y-? -------------------------- keopileul masigo sip-eoyo?
Yoksa çayı mı tercih edersiniz? 아니---가-----요? 아니면 차가 더 좋아요? 아-면 차- 더 좋-요- ------------- 아니면 차가 더 좋아요? 0
anim-e-- -h-g--d-o -o---y-? animyeon chaga deo joh-ayo? a-i-y-o- c-a-a d-o j-h-a-o- --------------------------- animyeon chaga deo joh-ayo?
Eve gitmek istiyoruz. 우리는--으로 가고 -어-. 우리는 집으로 가고 싶어요. 우-는 집-로 가- 싶-요- --------------- 우리는 집으로 가고 싶어요. 0
uli-eun--ib-e-l---ago---p---yo. ulineun jib-eulo gago sip-eoyo. u-i-e-n j-b-e-l- g-g- s-p-e-y-. ------------------------------- ulineun jib-eulo gago sip-eoyo.
Taksi ister misiniz? 택-- -해-? 택시를 원해요? 택-를 원-요- -------- 택시를 원해요? 0
t---s--------n-a-y-? taegsileul wonhaeyo? t-e-s-l-u- w-n-a-y-? -------------------- taegsileul wonhaeyo?
Telefon etmek istiyorlar. 그---전화---고-싶어-. 그들은 전화를 하고 싶어요. 그-은 전-를 하- 싶-요- --------------- 그들은 전화를 하고 싶어요. 0
g-udeul-e-n je----aleul -ag--s---e-y-. geudeul-eun jeonhwaleul hago sip-eoyo. g-u-e-l-e-n j-o-h-a-e-l h-g- s-p-e-y-. -------------------------------------- geudeul-eun jeonhwaleul hago sip-eoyo.

İki dil = iki dil merkezi

Bir dili ne zaman öğrendiğimiz beynimiz için önemsiz değildir. Çünkü beynimizin değişik diller için birçok belleği mevcut. Tüm öğrendiğimiz diller aynı yerde kayıt altına alınmamaktadırlar. Yetişkin olarak öğrendiğimiz dillerin kendilerine ait birer bellekleri vardır. Bu da beynin yeni kuralları farklı bir yerde işlediğini gösterir. Yani ana dil ile birlikte depolanmamaktadırlar. Çift dilli yetişen kişiler ise tek bir bölgeyi kullanmaktadırlar. Bu sonuca birçok bilimsel araştırmalar varmıştır. Birçok kişi sinirbilimciler tarafından incelenmiştir. Bu denekler her iki dili de akıcı olarak konuşuyorlardı. Bu deneklerin bir bölümü her iki dil ile birlikte büyümüş iken, diğer bölümü ise ikinci dili daha sonra öğrenmiştir. Dil testleri aracılığı ile araştırmacılar beyin aktivitelerini ölçebilmişlerdir. Böylece beynin hangi bölümlerinin çalıştığını görmüşlerdir. Ve ikinci dili ,,daha sonra‘‘ öğrenenlerde, iki dil merkezlerinin bulunduğu görmüşler! Bunun böyle olduğunu araştırmacılar zaten çok önceden tahmin ediyorlardı. Beyin yaralanması geçiren insanlar farklı belirtiler göstermektedirler. Mesela yaralanmaları dil problemine de sebep olmakla birlikte, bu tür insanlar kelimeleri daha kötü telaffuz edebilirler ve ya daha zor anlayabilirler. İki dilli kazazedeler ise bazen özel belirtiler gösterirler. Bunlarda var olan dil sorunu her iki dili de etkilemek zorunda değildir. Sadece bir beyin bölümü hasar aldı ise diğer bölümü çalışıyor olabilir. Tam burada hastalar bir dili diğerinden daha iyi konuşmaktadırlar. Ve iki dili de farklı hızla geri öğrenmektedirler. Bu da iki dilin aynı merkezde hafızaya alınmadığının kanıtlar. Aynı anda öğrenilmedikleri için iki merkez oluşturmaktadırlar. Beynimizin, birçok dili nasıl yönettiği daha bilinmemektedir. Ama yeni edinen bilgiler yeni öğrenme stratejileri oluşturabilirler…