Konuşma Kılavuzu

tr Sıfatlar 3   »   ko 형용사 3

80 [seksen]

Sıfatlar 3

Sıfatlar 3

80 [여든]

80 [yeodeun]

형용사 3

[hyeong-yongsa 3]

Çeviriyi nasıl görmek istediğinizi seçin:   
Türkçe Korece Oyna Daha
Onun (kadın) bir köpeği var. 그녀는--가-있어요. 그녀는 개가 있어요. 그-는 개- 있-요- ----------- 그녀는 개가 있어요. 0
g-u-ye----- -ae-a -----o-o. geunyeoneun gaega iss-eoyo. g-u-y-o-e-n g-e-a i-s-e-y-. --------------------------- geunyeoneun gaega iss-eoyo.
Köpek büyük. 그-개는 --. 그 개는 커요. 그 개- 커-. -------- 그 개는 커요. 0
g---ga----- ke-y-. geu gaeneun keoyo. g-u g-e-e-n k-o-o- ------------------ geu gaeneun keoyo.
Onun (kadın) büyük bir köpeği var. 그-는-큰-개가 있--. 그녀는 큰 개가 있어요. 그-는 큰 개- 있-요- ------------- 그녀는 큰 개가 있어요. 0
geuny----u---e----a-ga-----eo-o. geunyeoneun keun gaega iss-eoyo. g-u-y-o-e-n k-u- g-e-a i-s-e-y-. -------------------------------- geunyeoneun keun gaega iss-eoyo.
Onun (kadın) bir evi var. 그녀는-집이 -어요. 그녀는 집이 있어요. 그-는 집- 있-요- ----------- 그녀는 집이 있어요. 0
g---yeo-eu----b---i-s---y-. geunyeoneun jib-i iss-eoyo. g-u-y-o-e-n j-b-i i-s-e-y-. --------------------------- geunyeoneun jib-i iss-eoyo.
Ev küçük. 그 -- 작-요. 그 집은 작아요. 그 집- 작-요- --------- 그 집은 작아요. 0
geu -i---un ja-----. geu jib-eun jag-ayo. g-u j-b-e-n j-g-a-o- -------------------- geu jib-eun jag-ayo.
Onun (kadın) küçük bir evi var. 그----은-집---어요. 그녀는 작은 집이 있어요. 그-는 작- 집- 있-요- -------------- 그녀는 작은 집이 있어요. 0
geun---n--- j---e-n---b-i---s--o--. geunyeoneun jag-eun jib-i iss-eoyo. g-u-y-o-e-n j-g-e-n j-b-i i-s-e-y-. ----------------------------------- geunyeoneun jag-eun jib-i iss-eoyo.
O (erkek) bir otelde kalıyor. 그- --- 머무-고 --요. 그는 호텔에 머무르고 있어요. 그- 호-에 머-르- 있-요- ---------------- 그는 호텔에 머무르고 있어요. 0
g---e---hot---e-me-mu-e-g- i---e-y-. geuneun hotel-e meomuleugo iss-eoyo. g-u-e-n h-t-l-e m-o-u-e-g- i-s-e-y-. ------------------------------------ geuneun hotel-e meomuleugo iss-eoyo.
Otel ucuz. 그--텔--싸-. 그 호텔은 싸요. 그 호-은 싸-. --------- 그 호텔은 싸요. 0
geu -ot---eun-----o. geu hotel-eun ssayo. g-u h-t-l-e-n s-a-o- -------------------- geu hotel-eun ssayo.
O (erkek) ucuz bir otelde kalıyor. 그는-- --에 머무르고 ---. 그는 싼 호텔에 머무르고 있어요. 그- 싼 호-에 머-르- 있-요- ------------------ 그는 싼 호텔에 머무르고 있어요. 0
geuneun s-an-hot---- -e-mul-u-- --s-eo--. geuneun ssan hotel-e meomuleugo iss-eoyo. g-u-e-n s-a- h-t-l-e m-o-u-e-g- i-s-e-y-. ----------------------------------------- geuneun ssan hotel-e meomuleugo iss-eoyo.
Onun (erkek) bir arabası var. 그---동차---어-. 그는 자동차가 있어요. 그- 자-차- 있-요- ------------ 그는 자동차가 있어요. 0
geuneun--a-on--------s---o--. geuneun jadongchaga iss-eoyo. g-u-e-n j-d-n-c-a-a i-s-e-y-. ----------------------------- geuneun jadongchaga iss-eoyo.
Araba pahalı. 그--동차는 -싸요. 그 자동차는 비싸요. 그 자-차- 비-요- ----------- 그 자동차는 비싸요. 0
ge--jadon-c--n--n ------o. geu jadongchaneun bissayo. g-u j-d-n-c-a-e-n b-s-a-o- -------------------------- geu jadongchaneun bissayo.
Onun (erkek) pahalı bir arabası var. 그는 비- -동차-----. 그는 비싼 자동차가 있어요. 그- 비- 자-차- 있-요- --------------- 그는 비싼 자동차가 있어요. 0
geune-- ---s-- --d--gch--a-i-------. geuneun bissan jadongchaga iss-eoyo. g-u-e-n b-s-a- j-d-n-c-a-a i-s-e-y-. ------------------------------------ geuneun bissan jadongchaga iss-eoyo.
O (erkek) bir roman okuyor. 그- 소-- 읽--. 그는 소설을 읽어요. 그- 소-을 읽-요- ----------- 그는 소설을 읽어요. 0
ge---un s----l-----il--eoyo. geuneun soseol-eul ilg-eoyo. g-u-e-n s-s-o---u- i-g-e-y-. ---------------------------- geuneun soseol-eul ilg-eoyo.
Roman sıkıcı. 그 소-은 -루해요. 그 소설은 지루해요. 그 소-은 지-해-. ----------- 그 소설은 지루해요. 0
g-- so--------------a---. geu soseol-eun jiluhaeyo. g-u s-s-o---u- j-l-h-e-o- ------------------------- geu soseol-eun jiluhaeyo.
O (erkek) sıkıcı bir roman okuyor. 그는-지루한 --을 -어요. 그는 지루한 소설을 읽어요. 그- 지-한 소-을 읽-요- --------------- 그는 지루한 소설을 읽어요. 0
g-un-u----l-han s-------u- --g--oy-. geuneun jiluhan soseol-eul ilg-eoyo. g-u-e-n j-l-h-n s-s-o---u- i-g-e-y-. ------------------------------------ geuneun jiluhan soseol-eul ilg-eoyo.
O (kadın) bir film seyrediyor. 그녀는-영화------어-. 그녀는 영화를 보고 있어요. 그-는 영-를 보- 있-요- --------------- 그녀는 영화를 보고 있어요. 0
geu-y----u- -eon-h-al--l-b--o i---eoy-. geunyeoneun yeonghwaleul bogo iss-eoyo. g-u-y-o-e-n y-o-g-w-l-u- b-g- i-s-e-y-. --------------------------------------- geunyeoneun yeonghwaleul bogo iss-eoyo.
Film heyecanlı. 영화는 재----. 영화는 재미있어요. 영-는 재-있-요- ---------- 영화는 재미있어요. 0
ye-nghw-n--n--ae-ii-s---y-. yeonghwaneun jaemiiss-eoyo. y-o-g-w-n-u- j-e-i-s---o-o- --------------------------- yeonghwaneun jaemiiss-eoyo.
O (kadın) heyecanlı bir film seyrediyor. 그-는-재-있는 영-를-보고 있어-. 그녀는 재미있는 영화를 보고 있어요. 그-는 재-있- 영-를 보- 있-요- -------------------- 그녀는 재미있는 영화를 보고 있어요. 0
g-u---one------m-i---e-n --o-gh---e-l -o-o is--eo-o. geunyeoneun jaemiissneun yeonghwaleul bogo iss-eoyo. g-u-y-o-e-n j-e-i-s-n-u- y-o-g-w-l-u- b-g- i-s-e-y-. ---------------------------------------------------- geunyeoneun jaemiissneun yeonghwaleul bogo iss-eoyo.

Bilimin dili

Bilimin dili kendine özgü bir dildir, ve mesleki tartışma platformlarda kullanıldığı gibi, bilimsel yayınlarda da kullanılmaktadır. Eskiden eşit bilim dilleri vardı. Avrupa’da Latince uzun zaman bilimde hâkimdi. Günümüzde ise İngilizce en önemli bilim dilidir. Bilim dilleri birer teknik dildir, ve birçok özel kelime içermektedirler. En önemli özellikleri standardizasyon ve formalizasyondur. Bazı insanlar ise bilim insanların özellikle anlaşılmaz konuştuklarını söylüyorlar. Komplike bir şey genelde daha yetenekli gözükmektedir. Bilim ama gerçeklere dayanmaktadır. Tam bundan dolayı tarafsız bir dil kullanmalısınız. Burada farklı hitabet şekillerine ya da belirsiz ifadelere yer yoktur. Yine de karışık abartılı dil için birçok örnek var. Ve karışık dil insanoğlunu pozitif etkilemektedir! Bilimsel çalışmalara göre zor dillere daha çok güvenmekteyiz. Denekler bir kaç soruya cevap vermelilerdi. Bunu yaparken çok seçmeli cevaplar arasından karar vermek zorundalardı. Bazı cevaplar çok basit iken bazıları çok karmaşık ifade edilmişti. Deneklerin çoğu, karmaşık olan cevapta karar kılmışlar. Bu cevabın yalnız hiçbir mantığı yoktu! Denenen kişiler dilden etkilenmişlerdir. İçeriğin anlamsız olmasına rağmen, yapısına hayran kalmışlar. Karmaşık yazabilmek her zaman bir sanat değildir. Karmaşık bir dilde kolay içerikleri anlamak öğrenilebilir. Zor şeyleri kolay ifade etmek ise çok kolay değildir. Bu durumda bazen kolay dediğimiz gerçekte karmaşık oluyor…