لغتونه
فعلونه زده کړئ – Turkish
uzun
Bekleme odasında uzun süre beklemem gerekti.
اوږد
زه اوږد ورته په انتظار کښې ناستم.
nereye
Yolculuk nereye gidiyor?
کوم ځای ته
سفر کوم ځای ته غواړي؟
zaten
Ev zaten satıldı.
وروسته
مستقیم چل، وروسته وخت زیات شي.
yukarı
Dağa yukarı tırmanıyor.
پورته
هغوی د غره پر مخ پورته ځوي.
bir yerlerde
Bir tavşan bir yerlerde saklanmış.
اوس
اوس موږ پیل کولی شو.
çok
Gerçekten çok okuyorum.
ډېر
زه ډېر ولوستلم.
zaten
O zaten uyuyor.
اوس
هغه اوس خور شوی!
birlikte
İkisi de birlikte oynamayı sever.
یوټل
هغوی دواړه یوټل لوبه کوي.
her yerde
Plastik her yerde.
کله کله
تاسې کله کله موږ ته زنګ وکړئ.
oldukça
O oldukça zayıf.
ډېر
هی ډېر وړوکې ده.
yarın
Kimse yarının ne olacağını bilmez.
سبا
هیڅوک نه پوهېږي چې سبا څه وي.