Konuşma Kılavuzu

tr Doğada   »   zh 在大自然里

26 [yirmi altı]

Doğada

Doğada

26[二十六]

26 [Èrshíliù]

在大自然里

[zài dà zìrán lǐ]

Çeviriyi nasıl görmek istediğinizi seçin:   
Türkçe Çince (Basitleştirilmiş) Oyna Daha
Oradaki kuleyi görüyor musun? 你 看- 那里- 塔 - - ? 你 看- 那-- 塔 了 吗 ? 你 看- 那-的 塔 了 吗 ? ---------------- 你 看见 那里的 塔 了 吗 ? 0
n- --nj--- nàl- -- tǎ-- --? n- k------ n--- d- t--- m-- n- k-n-i-n n-l- d- t-l- m-? --------------------------- nǐ kànjiàn nàlǐ de tǎle ma?
Oradaki dağı görüyor musun? 你 ---那-的--座 ------? 你 看- 那-- 那- 山 了 吗 ? 你 看- 那-的 那- 山 了 吗 ? ------------------- 你 看见 那里的 那座 山 了 吗 ? 0
N--kàn-ià--nà---dì--à zuò-s-ānl- ma? N- k------ n--- d- n- z-- s----- m-- N- k-n-i-n n-l- d- n- z-ò s-ā-l- m-? ------------------------------------ Nǐ kànjiàn nàlǐ dì nà zuò shānle ma?
Oradaki köyü görüyor musun? 你-看--那-的 -庄 --- ? 你 看- 那-- 村- 了 吗 ? 你 看- 那-的 村- 了 吗 ? ----------------- 你 看见 那里的 村庄 了 吗 ? 0
N----n-ià- nàl- -----nzh-āngle---? N- k------ n--- d- c---------- m-- N- k-n-i-n n-l- d- c-n-h-ā-g-e m-? ---------------------------------- Nǐ kànjiàn nàlǐ de cūnzhuāngle ma?
Oradaki nehri görüyor musun? 你 ---那---那条-- 了---? 你 看- 那-- 那- 河 了 吗 ? 你 看- 那-的 那- 河 了 吗 ? ------------------- 你 看见 那里的 那条 河 了 吗 ? 0
Nǐ-k-n-ià- nà----ì--à tiá- -------? N- k------ n--- d- n- t--- h--- m-- N- k-n-i-n n-l- d- n- t-á- h-l- m-? ----------------------------------- Nǐ kànjiàn nàlǐ dì nà tiáo héle ma?
Oradaki köprüyü görüyor musun? 你-看--那里---座 桥-了---? 你 看- 那-- 那- 桥 了 吗 ? 你 看- 那-的 那- 桥 了 吗 ? ------------------- 你 看见 那里的 那座 桥 了 吗 ? 0
N--k--jià--nàl---- n- -u- ---ole-m-? N- k------ n--- d- n- z-- q----- m-- N- k-n-i-n n-l- d- n- z-ò q-á-l- m-? ------------------------------------ Nǐ kànjiàn nàlǐ dì nà zuò qiáole ma?
Oradaki gölü görüyor musun? 你 -见 -里- 湖-- - ? 你 看- 那-- 湖 了 吗 ? 你 看- 那-的 湖 了 吗 ? ---------------- 你 看见 那里的 湖 了 吗 ? 0
N- k-n--à- -àlǐ--e hú-e--a? N- k------ n--- d- h--- m-- N- k-n-i-n n-l- d- h-l- m-? --------------------------- Nǐ kànjiàn nàlǐ de húle ma?
Şuradaki (oradaki) kuş hoşuma gidiyor. 我-喜---只-- 。 我 喜- 那- 鸟 。 我 喜- 那- 鸟 。 ----------- 我 喜欢 那只 鸟 。 0
Wǒ x--uā- -à-z-- ----. W- x----- n- z-- n---- W- x-h-ā- n- z-ǐ n-ǎ-. ---------------------- Wǒ xǐhuān nà zhǐ niǎo.
Şuradaki (oradaki) ağaç hoşuma gidiyor. 我 喜------ 。 我 喜- 那- 树 。 我 喜- 那- 树 。 ----------- 我 喜欢 那棵 树 。 0
Wǒ --h-ā--n-----shù. W- x----- n- k- s--- W- x-h-ā- n- k- s-ù- -------------------- Wǒ xǐhuān nà kē shù.
Buradaki taş hoşuma gidiyor. 我-喜- 这块 -头-。 我 喜- 这- 石- 。 我 喜- 这- 石- 。 ------------ 我 喜欢 这块 石头 。 0
W--xǐh--- zh---uà- ---t--. W- x----- z-- k--- s------ W- x-h-ā- z-è k-à- s-í-o-. -------------------------- Wǒ xǐhuān zhè kuài shítou.
Oradaki (şuradaki) park hoşuma gidiyor. 我 ---那---园 。 我 喜- 那- 公- 。 我 喜- 那- 公- 。 ------------ 我 喜欢 那个 公园 。 0
Wǒ --h-ā- nà-- -ōng-uán. W- x----- n--- g-------- W- x-h-ā- n-g- g-n-y-á-. ------------------------ Wǒ xǐhuān nàgè gōngyuán.
Oradaki (şuradaki) bahçe hoşuma gidiyor. 我-喜欢--个 -园 。 我 喜- 那- 花- 。 我 喜- 那- 花- 。 ------------ 我 喜欢 那个 花园 。 0
Wǒ --h-ā---à-- -u--u--. W- x----- n--- h------- W- x-h-ā- n-g- h-ā-u-n- ----------------------- Wǒ xǐhuān nàgè huāyuán.
Buradaki çiçek hoşuma gidiyor. 我--欢-这- 花-。 我 喜- 这- 花 。 我 喜- 这- 花 。 ----------- 我 喜欢 这朵 花 。 0
Wǒ --huān-z-è duǒ-h-ā. W- x----- z-- d-- h--- W- x-h-ā- z-è d-ǒ h-ā- ---------------------- Wǒ xǐhuān zhè duǒ huā.
Bunu hoş buluyorum. 我 -- - 挺--- 。 我 觉- 这 挺 漂- 。 我 觉- 这 挺 漂- 。 ------------- 我 觉得 这 挺 漂亮 。 0
Wǒ-j--d--zh--t----p-à--ian-. W- j---- z-- t--- p--------- W- j-é-é z-è t-n- p-à-l-a-g- ---------------------------- Wǒ juédé zhè tǐng piàoliang.
Bunu ilginç buluyorum. 我 觉得-这 有趣儿-。 我 觉- 这 有-- 。 我 觉- 这 有-儿 。 ------------ 我 觉得 这 有趣儿 。 0
Wǒ --éd---hè--ǒ--ù---. W- j---- z-- y---- e-- W- j-é-é z-è y-u-ù e-. ---------------------- Wǒ juédé zhè yǒuqù er.
Bunu harika buluyorum. 我------太美---。 我 觉- 这 太- 了 。 我 觉- 这 太- 了 。 ------------- 我 觉得 这 太美 了 。 0
Wǒ -u-dé--h------ě---. W- j---- z-- t-------- W- j-é-é z-è t-i-ě-l-. ---------------------- Wǒ juédé zhè tàiměile.
Bunu çirkin buluyorum. 我 -得-- 很-丑 。 我 觉- 这 很 丑 。 我 觉- 这 很 丑 。 ------------ 我 觉得 这 很 丑 。 0
Wǒ --éd- zhè-h-n-c-ǒ-. W- j---- z-- h-- c---- W- j-é-é z-è h-n c-ǒ-. ---------------------- Wǒ juédé zhè hěn chǒu.
Bunu sıkıcı buluyorum. 我 觉得-这 - ---。 我 觉- 这 很 无- 。 我 觉- 这 很 无- 。 ------------- 我 觉得 这 很 无聊 。 0
W- j--d---hè h-n-w-l---. W- j---- z-- h-- w------ W- j-é-é z-è h-n w-l-á-. ------------------------ Wǒ juédé zhè hěn wúliáo.
Bunu korkunç buluyorum. 我--- 这-- ---。 我 觉- 这 很 可- 。 我 觉- 这 很 可- 。 ------------- 我 觉得 这 很 可怕 。 0
W- --éd----è-h-n----à. W- j---- z-- h-- k---- W- j-é-é z-è h-n k-p-. ---------------------- Wǒ juédé zhè hěn kěpà.

Diller ve Atasözleri

Her dilde Atasözleri vardır. Böylece Atasözleri bir ulusun kimliğinin önemli bir parçasıdır. Atasözlerinde bir ülkenin değerini ve standardını bulabilirsiniz. Şekilleri genel olarak bilinir ve sabittirler, yani değiştirilemez. Atasözleri daima kısa ve özlüdürler. İçinde sıkça mecaz anlam kullanılır. Birçok atasözlerin ise şiirsel bir yapısı vardır. Çoğunlukla atasözleri tavsiyelerde bulunur ve davranış kuralları verirler. Bazı atasözlerin ise eleştirisel bir içeriği var. Çok sıkça klişe dolu da olabiliyorlar. Yani burada söz konusu olan başka ülkeler ve halkların tipik özellikleri üzerinde durmalarıdır. Atasözlerin uzun bir geleneği vardır. Aristoteles mesela onları kısa felsefi parçalar olarak övmüştür. Hitap ve edebiyatta önemli bir üslup aracıdırlar. Önemli bir özellikleri ise, her zaman güncel kalmalarıdır. Dilbiliminde kendine özgü bir bilim dalları vardır. Atasözleri birçok dilde mevcuttur. Bu durumda sözlük olarak birbirine benzerlik gösterebilirler. Farklı dil konuşanlar bu durumda aynı kelimeleri kullanmaktadırlar. Bellende Hunde beißen nicht, Perro que ladra no muerde. (DE-ES). Başka atasözleri ise anlamsal olarak aynıdırlar. Bu da aynı içeriğin farklı kelimeler ile ifade edilmesi anlamına gelmektedir. Appeler un chat un chat, Dire pane al pane e vino al vino. (FR-IT) Böylece atasözleri başka halkları ve kültürleri anlamamıza yardımcı olurlar. En ilginç olanları, dünya çapında var olan atasözleridir. Onlar insan hayatının ,,büyük'' konularını içermektedirler. Bu tür atasözleri yani evrensel deneyimleri içermektedirler. Hangi dili konuşursak konuşalım, hepimizin eşit olduğunu gösterirler.